Esther’in Bloğu: Gezegen ve tüm sakinleri için bir sürü iyi haber!

Geçtiğimiz ay insanlar, hayvanlar ve gezegenimiz için bir sürü iyi haber aldık. Önceki bloglarımdan birinde, dünyanın bir dönüm noktasında olduğunu yazmıştım. Dünyanın her yerinde, her yaştan ve her kökenden insanlar gezegenimizi yaşanabilir kılmak için sokaklara dökülüyor veya mahkemelere başvuruyor. Gittikçe daha fazla insan, zaten zor durumda olan insanlara ve milyarlarca hayvanlara yapılan adaletsizliğe karşı seslerini yükseltiyor.

Ve de başarı kaydediyorlar! Bunun en son örneği Hollandalı çevre örgütü Milieudefensie (Friends of the Earth)’nin çok sayıda vatandaşla birlikte büyük kirletici petrol şirketi Shell’e karşı kazandığı dava. Shell 2030’dan önce karbon emisyonlarını azaltmak için çok az çaba gösteriyor ve dolayısıyla insan ve hayvanların hayatını tehlikeye atıyor. Shell bunun uzun zamandır farkında ve çözümün ne olduğunu da biliyor. Mahkeme geçen hafta tarihi bir kararla, bile bile çok az çaba gösterenlerin cezalandırılabileceğine hükmetti. Bu sadece Shell için değil, bütün büyük kirleticiler için önemli bir uyarı. Bu mahkeme kararı başka ülkelere de bu tür şirketlerle başa çıkma imkanı sağlıyor. Bravo ve bu sonuca katkıda bulunan herkese teşekkürler!

Mahkeme kararından sonra Milieudefensie başkanı Donald Pols, “Bugün bir dönüm noktası. Çocuklarımın geleceğinin düne göre biraz daha iyi olacağı duygusuyla eve dönüyorum.” dedi. Gerçekten de öyle!

Hayvanlar için dönüm noktası
Geçtiğimiz ay hayvan hakları alanında da bir dönüm noktasına şahit olduk. Öncelikle Hayvanları Koruma Partisi ekibimiz çok önemli üç yasa değişikliğini kabul ettirme başarısına ulaştı. Bu yasa değişiklikleri sayesinde nihayet gerçek anlamda hayvanların korunması başlayacak. Hayvanların doğal davranışları hayvancılıkta belirleyici olacak: Hayvanlar artık (örneğin kuyruklarının kesilmesi yoluyla) sisteme uymak zorunda kalmayacak; sistem hayvanlara uymak zorunda olacak. Bu ördeklerin yüzebilmesi, domuzların eşeleyebilmesi ve ineklerin otlayabilmesi anlamına geliyor. Hayvanlar ayrıca nihayet yakında ahır yangınlarına karşı korunacak. Bunun yanında gerektiğinde hayvan üretimi kısıtlanabilecek. Bunlar endüstriyel hayvancılığa son verme yolunda çok önemli adımlar!

Birleşik Krallık’ta da müthiş bir gelişme oldu: Bu ülke acımasız canlı hayvan ihracatını yasaklayacak! İngiliz kardeş partimiz Hayvan Refahı Partisi (Animal Welfare Party) bunun için uzun süre kampanya yürüttü. Tabii ki bundan sonra da kürk satışı gibi diğer hayvan zulümlerini yasaklaklamak için yılmadan çalışmaya devam edecekler.

Lübnan’dan da insanlar ve hayvanlar için iyi haberler geldi: Kısa süre önce Beyrut’taki Hayek Hastanesi dünyada tamamen bitkisel (vegan) öğünler sunmaya geçen ilk hastane oldu. Bu insan ve hayvanların sağlığı için çok daha iyi!

Yukarıda bahsi geçen tüm adımlar (COVID-19) gibi yeni salgın risklerini önlemeye de yardımcı olacaktır. Bu tam olarak ne anlama geliyor? Bu konu üzerine dünyaca ünlü Steve Cutts’ın yaptğı kısa animasyonumuzu izleyin! Peki siz de dünya çapında insan ve hayvanların sağlığını korumaya yardımcı olmak ister misiniz? O zaman dünya çaplı #Foodrevolution kampanyamızı imzalayın!

Videoyu izlemeden önce çerezleri kabul etmeniz gerekmektedir

İngiliz Animasyon Film Festivali için seçilen kısa animasyon “A Viral Spiral (Virütik bir Sarmal)”.

Avrupa Birliği’nde dönüm noktası
Avrupa Birliği’nde yeşil, hayvan dostu ve sağlıklı bir yöne doğru bir dönüşüme şahit olduk. Avrupa Parlamentosu, yaklaşık yarım milyon vatandaşın bir imza kampanyası yoluyla saçma bir yasa tasarısı olduğunu belirttiği, bitkisel süt ürünlerine karşı (Değişiklik 171 denilen) daha önce kabul ettiği tasarıyı geri çekti. Tasarı yulaf sütü ve bitki bazlı peynir gibi popülaritesi artan ürünlerin rekabetinden korkan güçlü süt lobisinin baskısıyla çıkmıştı. Çok şükür, bir sürü örgüt, vatandaş ve şirketin eylemleri sayesinde endüstriyel hayvancılık lobisi bu mücadeleyi kaybetti. Bu sadece hayvanlar için değil, iklim için de iyi bir haber: Oxford Üniversitesi gibi konuyu araştıranlara göre bitkisel süt ürünleri, hayvansal süt ürünlerine kıyasla gezegenimiz için çok daha iyi.

Bir başka dev gelişme ise Hayvanları Koruma Partisi’nin de katkılarıyla Avrupa Parlamentosu’nun Çevre Komitesi’nin çevrekırımın – ekosistemlerin yok edilmesi veya büyük çapta zarar görmesi (örneğin zehirli maddelerin atılması, sera gazı emisyonları, ormansızlaşma nedeniyle) – insanlığa karşı uluslararası suç olarak sayılmasını talep etmesi oldu. Hayvanları Koruma Partisi Hollanda’da da çevrekırımın suç sayılması için bir tasarı sundu. Bu gerçekleşirse Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi çevrekırım suçu işleyen hükümet liderleri ve şirket yöneticilerini cezai olarak yargılayabilecek.

Çevre Komitesi ayrıca AB’nin doğa ve biyoçeşitliliği korumak ve iyileştirmek için kaydadeğer ek önlemler almasını istiyor. Bu çok gerekli, çünkü doğanın hali çok kötü durumda.

Videoyu izlemeden önce çerezleri kabul etmeniz gerekmektedir

İngiliz Animal Welfare Party’nin ilham veren kampanya filmi.

Son olarak ise kardeş partimiz Animal Welfare Party’den iyi haberler var: Son yerel seçimlerde Londra’da daha önceki seçimlere göre aldıkları oy sayısını %70’ten fazla arttırdılar. İngilizler’in zorlu bir seçim sistemi olduğu için parti henüz Londra’da bir sandalye elde edemedi ama, büyümeleri İngiliz vatandaşlarının adil, yeşil ve hayvan dostu bir toplum istediklerine dair çok güçlü bir sinyal.

AWP lideri Vanessa Hudson “Come on, London, let’s lead! (Haydi Londra, haydi öncü olalım!)” sloganını kullandı.

Haydi dünyanın her yerinde daha fazla cesur liderliğe doğru!

Bir dahaki sefere görüşmek üzere!

Esther Ouwehand
Hollanda Hayvanları Koruma Partisi Başkanı