Chris­ti­nes’in Bloğu: Gezegeni kurtarmak için siyasette daha fazla aktiviste ihtiyaç var


22 Aralık 2022

"Dünyanın Kurtarıcıları, birleşin!" Geçen hafta Brüksel'de, Hayvanları Koruma Partimizin uluslararası kuruluşu olan Hayvan Politikaları Vakfı'nın uluslararası konferansında gördüğüm şey tam da buydu. 25 ülkeden katılan aktivistler, koyu yeşil politikacılar, gezegen ve hayvan koruyucuları, doğanın, hayvanların ve yaşadığımız çevrenin tahribatını mümkün olan en kısa sürede durdurmak amacıyla eğitim kurslarını takip etmek ve fikir alışverişinde bulunmak için bir araya geldi. Bunu uluslararası hayvan ve insan hakları gününde çok sembolik bir şekilde yaptılar. İlham ve umut vericiydi!

Christine Teunissen, Donald Pols (Çevre Savunma Müdürü) ve Ariane Giraneza (Belçikalı çevreci) Hayvan Politikaları Vakfı'nın uluslararası konferansı sırasında.

Bunlar siyasette çok ihtiyacımız olan insanlar. Pek çok geleneksel politikacı gerekli eylemi yapıyormuş gibi görünür, ancak gerçekte en fazla yeni bir kılıkta her zamanki gibi iş yapmaya devam ederler. Örneğin Mısır'daki son iklim zirvesinde bazı güzel sözler paylaşıldı, fakat tehlikeli sera gazlarının emisyonunu sınırlamak için yeni anlaşmalar yapılmadı. Önceki yapılan anlaşmalara uyulmuyor. Çoğu politikacının gezegenimizi yaşanabilir kılmak için ne gerekiyorsa yapacak cesareti maalesef yok.

Bu nedenle siyasette daha fazla aktiviste ihtiyacımız var. Küresel kuzeydeki insanların kısa vadeli ekonomik çıkarları için çalışmayan, şefkati ve yaşam çevremizle sağlıklı bir ilişkiyi merkeze koyan yeni, gezegen çapında politikalar üzerinde çalışan insanlar. Politikada, ideallerinize bağlı kalarak olumlu değişimin nasıl sağlanabileceğini gösteren ve politik olarak 'kabul edilebilir' olanı değil, gerekli olanı yapan insanlar. Dünyanın farklı yerlerindeki yerli halkların da uzun zamandır bildiği gibi gidişatı tersine ceirmek için, temelde farklı bir düşünme ve hareket etme biçimini, doğaya karşı olmak yerine doğa ile uyum içinde olmayı seçmeliyiz.

Küresel Hayvan Politikası Hareketimiz bu mesajı siyasi arenaya taşıyor. Bizim rolümüz diğer politikacıları uyandırmak ve onları hayvanları, insan haklarını ve gezegenimizi korumak için gerçek adımlar atmaya teşvik etmektir. Brüksel'de de bu harika hareketin onuncu yılını kısa bir video ile kutladık. Aşağıdaki videoyu izleyiniz.

Videoyu izlemeden önce çerezleri kabul etmeniz gerekmektedir

Hayvan Politikaları Vakfı'nın Onuncu Yılı.

Doğa ve iklim kriziyle birlikte mücadele
Geçen ay Mısır'da iklim konferansı düzenlendi. Aynı zamanda bu ay içinde bulunduğumuz biyolojik çeşitlilik kriziyle mücadele etmek amacıyla Birleşmiş Milletler'in bir zirvesi olan on beşinci Biyoçeşitlilik Konferansı (COP15) Kanada'da yapılıyor. Doğa ve biyolojik çeşitlilik ciddi bir baskı altında. Hayvanların ve bitkilerin yok olma oranı, on milyon yılın en yüksek seviyesinde. Bu rakamların çok endişe verici olmasına rağmen çok az ilgi görüyorlar. Üstelik bilim adamları ‘İklim ve biyolojik çeşitlilik krizini birbirinden ayıramayız’ diyorlar. İklim değişikliğinin biyolojik çeşitlilik üzerinde olumsuz bir etkisi var ve biyolojik çeşitliliğin bozulması iklim krizini şiddetlendiriyor. Daha fazla yeşil bizi aşırı hava koşullarına karşı korur ve bize daha fazla güvenlik sunar. Bu nedenle, her iki krizle mücadeleye katkıda bulunan çözümler bulmalıyız.

Ben bunu yazarken, BM Biyoçeşitlilik Zirvesi halen devam ediyor, dolayısıyla kesin sonuçları henüz bilmiyoruz. Ama bu sonuçlar çok önemli. Şayet doğayı korumak ve doğayı yok edenlerle mücadele etmek için iyi anlaşmalar yapılırsa, gidişatı tersine çevirmek için çok geç kalmış sayılmayız.

Çevresel tahribatın en büyük nedenlerinden biri de gıda sistemimizi organize etme şeklimizdir. Verimli toprakların çoğu (yem dahil) hayvancılık için kullanılırken, baklagiller ve sebzeler gibi bitkisel gıdalar çok daha az tarım arazisi ile daha fazla insanı beslememizi sağlar. Daha fazla bitki bazlı gıdaya geçerek, çok fazla toprağı doğaya geri verebiliriz. Diğer bilim adamlarının yanı sıra Oxford'un bilim adamları da bu sonuca varmışlardır. Bunun yanı sıra Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF) gibi kuruluşlar da biyoçeşitlilik kaybının yaklaşık %60'inin hayvancılıktan kaynaklandığına dikkat çekiyor.

Politikacılar girişimcilere ve vatandaşlara hayvansal proteinlerden bitkisel proteinlere geçişte yardımcı olsalardı, sadece hayvanların çektiği acıya bir son vermekle kalmaz, aynı zamanda metan ve CO2 emisyonlarını ve tarımdan kaynaklanan su kullanımını da önemli ölçüde azaltırdık. Ayrıca, artan hayvan yemi üretimi nedeniyle her dakika üç futbol sahası büyüklüğünde bir doğa parçasının yok olduğu Amazon ve Cerrado gibi çok önemli yerlerde ormansızlaşmayı durdurabiliriz. Organik tarıma odaklanırsak, birçok çevre sorununu tek hamlede çözebiliriz. Organik, bitki temelli bir gelecek, aynı zamanda temiz su, temiz hava, insanlar ve hayvanlar için daha iyi sağlık ve doğa ile çok daha dengeli bir yaşam içeren bir gelecek demek.

2023 yılı şahsen benim için, tekrar 'olağan' bir Parlamento Üyesi olacağım ve Esther Ouwehand'ın parti başkanı olarak yerini alacağı bir yıl olacak. 2023'te parlamento içinde ve dışında bilim adamları ve aktivistler için bir platform kuracağım. Bunu dört gözle bekliyorum. Çünkü 21. yüzyılın yirmili yılları, gezegenin geleceği için belirleyici yıllardır. Tüm iklim aktivistleri, doğaseverler, hayvan hakları aktivistleri, çevreciler ve insanlar ve hayvanlar için sağlıklı bir gelecek için kararlı olan herkes olumlu bir şekilde mücadele etmeye devam ederse hep birlikte fark yaratabiliriz. Buna gerçekten inanıyorum.

Doğayı gerçekten temelden korumak, bitkilere dayalı bir gelecek inşa etmek ve ekonomiyi dünyanın taşıma kapasitesine getirmek için mücadele etmek politik cesaret ve eylem gerektirir. Ve bu nedenle siyasette daha fazla aktivist olmalı. Siz de katılın!

Hepinize sağlıklı ve sevgi dolu Aralık haftaları ve şimdiden mutlu bir 2023 diliyorum. Ocak'ta görüşmek dileğiyle.

Christine Teunissen
Hollanda Hayvanları Koruma Partisi'nin geçici parti başkanı