Wordlog Hafta 45 – 2013

Hayvanları Koruma Partisi Mart ayında yapılacak belediye seçimlerinde on iki belediyede seçimlere girecek! Partimizin Belediye düzeyindeki gelisiminden dolayi gurur duyuyorum, fakat Partimizin hızlı buyumesine karşı temkinli davranıyoruz. Partimiz şu anda altı belediyede temsil edilmektedir. Bizce bu sayı gelecek seçimlerde ikiye katlanacak 😉

Bu hafta Avrupa Birliginin GDO’lu ürünlere izin vermesi konusunda meclise soru önergesi verdik. Bu soru önergesi ile Hollanda hükümetinin GDO’lu ürün iznini desteklememesini talep ediyoruz. Genetik manipülasyon bitki ve hayvan bütünlüğünü etkiler. Bu teknik aynı zamanda insanlar ve biyolojik çeşitlilik için önemli bir risk oluşturmaktadır. Uluslararası şirketler GDO’lu ürünler üretmek icin bu teknolojiyi kullanarak, kullandıkları tarım kimyasalları ile cevreye ve gidalara zarar veriyorlar. Avrupa’da bu ürünlerin tanıtımı toprak ve gıda kalitemizi vede seçim özgürlüğümüzü korumak için iyi bir fikir degil!

Genetik müdahaleyi kabul etmiyoruz ve bu yüzden GDO’suz bir Hollanda ve Avrupa için yıllardır uğraşıyoruz. Genetik modifikasyon ve zehirlerin aşırı kullanımı ormansızlaşmaya yol açar. Buda toprak, yeraltı ve yüzey sularının zehirlenmesine neden olur. Bu, bizim kırılgan ama hayati biyolojik çeşitliliğin, buna yaban arıları ve kelebekler de dahil yok olmasına yol açar. Buda tüketicilerin birkaç şirkete bağımlı olduğu anlamına gelir.

GDO’lu ürünlerin çevreye hiç bir faydası olmadığı gibi, ne tüketici ne de çiftçi için bir faydası var. GDO’lu ürünlerin faydaları sanayicilerin ve ormanları keserek GM soya monokültürler haline dönüştürerek hayvan yemi yapan ciftcilerin ceplerini dolduruyor. Ayrıca GM bitkilerle karıştığı için geleneksel ve organik tarim icin de bir tehtit oluşturuyor. Biz tarım ilaçlarının kullanılmadığı, monokültür ve genetik manipülasyonun olmadığı bir tarım istiyoruz.

Harika bir haber! Yakında çıkarılacak bir yasa ile artık hizmet ve rehber köpeklerinin toplu alanlara girmesi engeli ortadan kalkacaktır. Şu anda engelli insanlar hizmet ve rehper köpekleri ile mağazalara, restoranlara, otellere ve diğer tesislere giremiyorlar. Söz verdiğimiz gibi bir dilekçe ve verdiğimiz kanun teklifi ile bu üzücü durum biran once düzeltilmeli. Tasarı önümüzdeki yılın başlarında bekleniyor.

Geçen hafta Hayvan Siyaset Vakfının İstanbul’da bir sempozyum düzenleyeceğini yazmıştım. Bu Sempozyum hayvan hakları ve hayvan siyaseti ile ilgilenenler, özellikle nispeten genç ama etkili hayvan siyasi hareketinin teorisi ya da uygulamasi ile ilgilenen insanlar için tasarlanmıştır. Seni de aramızda görebilirmiyiz?

Program, konuşmacılar ve rezervasyon seçenekleri hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız.
https://www.partijvoordedieren.nl/recent/InternationalSymposium

Türkiyede Hayvan Partisi adında yeni bir parti kuruldu, bu sempozyumu İstanbul’da organize ederek Türkiye’de bu harekete destek vermek istiyoruz.

Romanya’da sokak köpeklerinin öldürülmesi ile ilgili verdiğimiz soru önergesine meclisten cevap geldi. Aslında içinde hiçbir cevap yoktu. Sonuç olarak bu konuyla ilgili Romanya Hükümeti kendi politikasını belirlemelidir denildi.

Bu hafta Çin köpek eti ihracatı yapmak istediğini açıkladı. Tıpkı Hollandanın buzağı, domuz kulakları ve civciv ihracatı yaptığı gibi. Bu konuda daha fazla bilgi için http://guardianlv.com/2013/10/dog-me.

Bu ÇOK dokunaklı ve mutlu sonla bitiyor!

Haftaya görüsürüz,

Marianne

The Party for the Animals will participate in the municipal elections of March in twelve municipalities! I am really proud of the developments our Party is going through at municipal level. The Party wishes to steadily expand its number of political representatives, but we are careful not to grow too large too quickly. We are currently represented in six municipalities. And if we have any say in it, that number will have doubled after the elections 😉

This week, we asked Parliamentary questions about the new admission of gen-tech crops into the European Union. We want our Government to vote against the admission of new genetically manipulated crops. Genetic manipulation affects the integrity of plants and animals. This technology is also a great risk for people and the biodiversity. Many problems arise because multinationals use this technology to produce commercial genetically manipulated crops, which severely burden the environment and our food with pesticides. The introduction of these crops in Europe is thus not a good idea for maintaining our soil and food quality and our freedom of choice.

We strongly reject genetic manipulation and strived for years to ensure a genetic technology free Netherlands and Europe. Genetic modification and large-scale use of poisons will lead to deforestation, poisoning of our soil, and our soil and surface water. This will lead to the destruction of our vulnerable but essential biodiversity, including the pollinators such as bees, humblebees and butterflies. This also means that the consumer becomes dependant on a handful of companies which monopolise our food supply.

The gen-tech crops on the fields do not benefit the environment, nor the consumer or the small farmer. The benefits of gen-tech end up in the pockets of the industry and large farmers who have transformed former primeval forests into monocultures GM soy for livestock feed. Additionally, gen-tech is a threat to contemporary and organic farming because the crops can be mixed. We want an agriculture without genetic manipulation, without agricultural pesticides, and without monocultures.

Great news! A new law will soon be implemented that will no longer allow that people with a help dog or guide dog are denied access to public areas. At this moment, it still happens every day that people with a disability are denied access with their help or guide dog to shops, restaurants, hotels, and other facilities. After a petition and a motion from us, the Government promised to soon come with a bill to solve this distressing situation. The bill is expected at the start of the next year.

Last week, I told you that the Animal Politics Foundation is organising a symposium in Istanbul. The symposium is intended for people who are interested in animal rights and animal politics, and more specifically for people who are engaged in the theory or practice of the relatively young, but influential political movement of Animal Politics. Will I meet you there?

Would you like to know more about the programme, the speakers and the booking possibilities? See https://www.partijvoordedieren.nl/recent/InternationalSymposium.

The symposium is held in Istanbul because there is a relatively new Party for the Animals in Turkey, namely the Hayvan Partisi. By holding the symposium in Istanbul we want to support this movement in Turkey.

I have received the Government’s answers to my previous questions about the killing of stray dogs in Romania. Well, the fact is that there are no answers! The Government’s conclusion is that it is up to the Romanian government to formulate its own policy.

This week it became known that China wants to export dog meat. Just like the Netherlands is exporting calves, pig’s ears and chicks. Read more about this on http://guardianlv.com/2013/10/dog-me.

This is simply TOO touching and with a happy ending!

See you next week,

Marianne