Worldlog Hafta 41 – 2010

127 günden sonra nihayet hükumet kuruldu. Geçen hafta perÈ™embe günü Rutte-kabinesi, kraliçe Beatrix ile birlikte sarayın merdivenlerinde basına ve halka tanıtıldı.

Bu arada hükumet politikası hala bekleme durumunda. Birçok sivil toplum kuruluÈ™ları gelecek olan hayvan-çevre ve doÄŸa ile ilgili hükumet poltikasının açıklanmasını kalplerini tutarak beklemektedirler. Azınlık hükumeti olan VVD, CDA ve destekçi PVV hayvancılıkta geniÈ™ yollar açmakta, çevre için teÈ™vik primleri vahim bir È™ekilde sınırlandırılıyor ve doÄŸaya hiç bir È™ekilde yatırım yapılmayacaktır (300 milyon tasarruf).

Hollanda doÄŸal bölgelerinin yönetimini üstelenen bir dernek olan DoÄŸal Anıtlar, yeni hükumeti, doÄŸa için bir felaket olarak görmektedir. Ben de Cees Veerman’a (Tarım eski bakanı ve È™imdiki DoÄŸal Anıtlar DerneÄŸinin baÈ™kanı) tamamiyle katılıyorum.

Geçen hafta, vizon üretimi ile ilgili yeni yasa tasarısının Hollanda’da yasaklanmasını anlatmıștım. Bu yasa tasarısı kabul edildi. Müzakeler tamamlanamadı, çünkü bu yasa tasarısını hazırlayanlar, bu yasağın 2004’ten beri geçerli olmasını istemektedirler. CDA ve VVD, vizon üretimi yasağından kaçmak için ellerinden geleni yaptılar, ama bizim senatörümüz D66’in sosyal liberalleri sayesinde hain planlarını uygulayamadılar. Öyle umut ediyorum eninde sonuna bu yasak Hollanda’da yürürlüÄŸe girecektir.

Dünya DoÄŸa Fonu, geçtiÄŸimiz hafta sonu, korkutucu bir rapor sundu. Bu raporda dünya çapında tüketimin önümüzdeki 40 yıl içersinde azaltılmasını istemektedir. Yoksa 2050 yılında, dünya nüfusunu beslemek için üç tane gezegene ihtiyacımız olacak. È™u anda birçok aÄŸaç kesilmekte ve yerine yenileri dikilmememektedir ve okyanuslarda daha cok balık yakalanmaktadır. Bu uzun süre böyle devam edemez.

Biz de uzun zamandır bu așırı tüketime karșı gelmeyi düÈ™ünüyorduk. Dünyanın kaldırabileceÄŸinden de öteye gittiÄŸimizi düÈ™ünüyoruz ve yeni nesillerin geleceÄŸini È™imdiden ipotek altına alıyoruz. Bu așırı tüketim çılgınlığı büyük ekonomik krizlere de yolaçmaktadır. çevre kirliliÄŸi, küresel ısınma, biyo-çeÈ™itlilik kaybı, temiz içme suyu ve büyük orman kıyımı ve çiftliklerde hayvan istismarına karsi daha farklı tutum sergilememiz gerekmektedir. Biz kesinlikle merhamet ve süreklilik için elimizden gelen en sert tepkileri vereceÄŸiz.

Borgharen’da (Limburg Bölgesinde) hidroelektrik santrali kurma planları yapılmaktadır. Parti olarak çevreye zararsız olan doÄŸal enerjiden yanayız ancak, È™u anda bölgede göçmen balıkların korunması için iyi bir çözüm önerisi getirilmemiÈ™tir. Biz bu yüzden hidroelektrik santrali yapilmaması için bir önerge verdik.

Hidroelektrik santrali halihazırdaki öneriler doÄŸrultusunda kurulursa, balıklar hidroelektrik santralinin türbinlerine takılacak ve küspe haline gelerek öÄŸütülecekler. Borgharen’da Maas bölgesinde üçüncü hidroelektrik santrali olacak ki nehir balıklar için zaptedilemez olur. Bu balıklar arasında, korum altına alınan balıklar da vardır; somon ve yılanbalığı gibi. Dikkate alınacak nokta ise; planlanan hidroelektrik santrali, balıkların yaÈ™amasını kolaylaÈ™tıran bir sistemin yerine yapılacak olması ki yakın zamanda 3,1 milyon euro yatırıldı.

DoÄŸal enerjiyi yürekten destekliyoruz ancak biyo-çeÈ™itliliÄŸin yeterince korunması gerekmektedir. Balıklara yapılan bu eziyet yeÈ™il enerjinin rengini kırmızıya çevirmektedir. Sürekli enerjinin amacı bu olmamalı herhalde. È™imdi bekleme zamanı bakalım hareketimiz ne kadar destek alacak.

Haftaya görüÈ™mek üzere!

Marianne.

(BiyoçeÅŸitlilik, bir ekosistem, biyom veya tüm Dünya'da bulunan yaÅŸam formlarının çeÅŸitliliÄŸidir. Ä°nsanların yaÅŸamlarını sürdürebilmesi için yaÅŸadıkları çevrede, temiz su ve havanın, verimli toprakların, besinlerin ve diÄŸer gereksinimlerinin karşılandığı, kullanacağı çeÅŸitli maddelerin bulunması gerekir)

After 127 days, cabinet formation has finally occurred. Last week Thursday, the Rutte cabinet stood on the steps of Huis ten Bosch with Queen Beatrix to reveal the new cabinet members to the press and the people.

Meanwhile, government policy was placed on standby. Many civil society organisations are dreading the upcoming animal, environmental and nature policies. The minority VVD, CDA and PVV-tolerated government is after all giving the cattle industry free reign, environmental subsidies are being dramatically curtailed and the government is no longer investing in nature due to 300 million Euros of cost-saving measures.

Natuurmonumenten, an association that manages part of the Netherlands' nature reserves, states that this coalition agreement is a disaster for nature. This time I could not agree more with Cees Veerman (ex CDA Minister of Agriculture and the current chairman of the Natuurmonumenten board) and his followers.

Last week I spoke of the legislative proposal to ban mink breeding in the Netherlands. The Lower House has already agreed to the proposal and so it was the Upper House's turn to decide. The debate, however, was suspended, as those who turned in the legislative proposal will, by the end of November at the latest, provide supplemental policy for mink breeders that have to deal with the ban that will apply as of 2024. The CDA and VVD wanted to do anything they could to avoid a mink breeding ban, but because our senator was also speaking for the social liberals from D66 and the Yildirim party, their heinous plans were thwarted. I am hopeful that a ban will finally be realised in the Netherlands.

The Worldwide Fund for Nature (WWF) presented a worrying report last week which stated that global consumption must be reduced over the coming 40 years otherwise, we will need three planets by 2050 just to support the world's population. We are currently felling more trees than can grow and more fish are being taken from the oceans than can be replaced. We can't go on like this.

We have been arguing for ages against over consumption. We have far exceeded that which the earth can handle and we have mortgaged the future for generations to come. Unregulated consumption contributes in a significant way to the crises beleaguering the world. We need a complete 180 in the way we operate to combat environmental pollution, global warming, the loss of biodiversity loss and clean drinking water, large-scale deforestation and animal exploitation in the livestock industry. We will continue to push for a drastic action towards compassion and sustainability.

In Borgharen in the Province of Limburg, plans are afoot to build a hydroelectric power station. The Party for the Animals is a huge advocate of green electricity, but there is as yet no decent solution on the table to protect the fish in the area. We have therefore proposed a motion to prevent a permit being given for a hydroelectric station until this matter is settled.

As it stands, the fish in the current proposal for a hydroelectric station run a huge risk of ending up in the power station’s turbines, where they will be mashed to a pulp. The power station in Borgharen will be the third along the Meuse river, meaning the river will be permanently blocked for fish, which include protected species such as salmon and eel. This power station therefore has the potential to threaten their continued existence. Notably, the planned hydroelectric power station will replace a properly functioning fish ladder, that the Directorate-General for Public Works and Water Management spent 3.1 million Euros putting in place.

We heartily champion green electricity, but biodiversity must also be sufficiently protected. Pulping fish will turn the green flow of electricity blood red. How can that be what sustainable energy is all about? Now we just have to wait and see if we obtain sufficient support for the motion.

See you next week!

Marianne