Christine’nin Bloğu: Dünyayı iyileştirmek isteyenler, birleşin!
Bu güne kadar Hayvanları Koruma Partimizin parti lideri Esther Ouwehand'ın aylık bloğunu okumaya alıştınız. Ne yazık ki, Esther yoğun iş temposunun bir sonucu olarak sağlık sorunlarıyla mücadele ediyor ve Parlamento Üyesi olarak görevinden bir süre için geçici olarak ayrıldı. Hollanda yasaları, milletvekillerinin hastalık nedeniyle dört aylık sabit bir süre için değiştirilebileceğini öngörüyor ve Esther şimdi bunu yapıyor. Dünyanın soygununa karşı çalışan herkes aynı zamanda kendine yapılan soyguna karşı da çalışıyor anlamına geliyor. Bu nedenle yaşanabilir bir dünya, hayvanlar, şimdiki ve gelecek nesiller için savaşmaya devam edebilmek için zamanında dinlenme son derece önemlidir. Esther Ocak ayının sonunda parti lideri olarak geri dönecek ve o zaman tekrardan Esther'in yeni bloğunu okuyabilirsiniz.
Ben Christine Teunissen, Hayvanları Koruma Partisi Parlamento Üyesi. Geçici olarak parti başkanlığını Esther'den devralacağım. Bu şu an için alıştığınız aylık blogları da yazacağım anlamına geliyor. Dünyanın dört bir yanında bulunan tüm gezegen koruyucularıyla bu şekilde etkileşim kurmayı dört gözle bekliyorum!
Uluslararası bağlantılar
Ve bu uluslararası bağlantılar, zamanımızın büyük krizlerini; iklim, doğa ve su krizini çözebilmek için son derece önemlidir. Bir Parlamento Üyesi olarak, 2021 baharından bu yana, iklim krizi, yıkıcı serbest ticaret anlaşmaları ve Hollanda'nın küresel doğa üzerindeki (olumsuz) etkileri gibi ağırlıklı olarak çalışmalarımızın uluslararası boyutuna odaklandım. Kısacası, kendimi dünya çapında olumlu değişimi hızlandırmaya adadım.
Geçen ay bir protesto sırasında, özgürlükleri için savaşan tüm İranlı kadın ve kızlarla dayanışmamızı ifade ettim. Hollanda bu yaşanan olaylardan gözlerini kaçırmamalı ve şiddeti şiddetle kınamalıdır. Ayrıca, kendi ekonomik ve ticari çıkarlarımızla çelişse bile, İran'a karşı daha sert yaptırımlara doğru hızla ilerlememiz gerekiyor. İnsan hakları paradan daha önemlidir!
Christine, Women Environmental Programme Nigeria ekibi ile.
Aynı şey Katar'da bu ay başlayacak olan FIFA Dünya Kupası (Dünya Kupası) için de geçerlidir. Savunmasız göçmenlerin çalışmak ve yaşamak zorunda olduğu koşullar ve Katar'daki diğer azınlıkların son derece zor durumu göz önüne alındığında, bu turnuvanın bu ülkede gerçekleşmesi utanç vericidir. Ayrıca, stadyumların inşası sırasında korkunç çalışma koşulları nedeniyle binlerce göçmen işçi hayatını kaybetti. Peki Hollanda hükümeti ne yapıyor? Katar rejiminde iyi bir izlenim bırakmak üzere Dünya Kupası'na resmi bir hükümet heyeti gönderecekler. Muhtemelen Hollanda Kralı Willem Alexander bile Katar'a gidecek. Bu ahlaksız ve Meclisi'nin çoğunluğunun isteklerine taban tabana zıt bir durum.
İklim mücadelesi
Bana kalırsa önümüzdeki günler Dünya Kupası'nın değil, bu sefer Mısır'da gerçekleşecek olan 27. iklim konferansının hakimiyetinde olacak. Geçen yıl Glasgow'daki COP26 iklim konferansına katilan Hollanda parlamentosunun resmi temsilcilerinden biriydim ve binlerce harika insanla sokaklarda kampanya yürüttüm. Kendini daha iyi bir dünyaya adamış bu kadar çok insanı bir arada görmek insana çok fazla enerji veriyor. Bunun yanı sıra hayvancılık sektörünün iklim ve biyolojik çeşitlilik üzerindeki olumsuz etkisine dikkat çektik ve birçok kişi uluslararası #FoodRevolution dilekçemizi imzaladı (hala imzalayabilirsiniz). Çünkü bilimin, ancak hayvansal ürünlerin üretimini ve tüketimini azaltırsak Dünya'yı yaşanabilir tutabileceğimiz konusunda çok net olmasına rağmen, bu politikacılar tarafından her zaman göz ardı edilir.
Neyse ki, birlikte bunu giderek daha fazla değiştiriyoruz. Örneğin, dünyanın her yerindeki gençlerden oluşan bir ağ olan Food@COP, iklim konferansları sırasında yemek hizmetini mümkün olduğunca bitki bazlı hale getirmek için çalışıyor. Sonuçta, bir iklim konferansı sırasında en iklim dostu yiyecekleri sunmak yalnızca mantıklıdır.
Glasgow'da iklim eylemi.
Geçen ay, Mısır'daki uluslararası iklim konferansı sırasında Hollanda'nın taahhüdünün ne olması gerektiği konusunda Hollanda Meclisi'nde bir konuşma yaptım. Konuşmamda aşağıdaki dört noktayı vurguladık:
- İklim hedeflerini sıkılaştırmamız büyük önem taşıyor. Mevcut hedefler, tehlikeli iklim değişikliğini önlemek için tamamen yetersizdir. Ayrıca, iklim değişikliğinin etkilerinden zaten muzdarip olan ve büyük risk altında olan insanları korumak için de yetersizler. Bunu başarmak için Hollanda'nın 2030 yılına kadar iklim nötr olması gerekiyor.
- Daha fakir ülkeler iklim krizine pek katkıda bulunamazlar, ancak şimdi sonuçlarını yaşıyorlar. Pakistan'daki selleri düşünün. Zengin ülkeler, bu ülkelerin iklim kriziyle mücadele etmesine yardımcı olmak için çok daha fazlasını yapmalıdır.
- Havacılık ve denizcilik sektörü gibi fosil sektörlere yönelik muazzam devlet desteğine son verilmelidir. Yalnızca Hollanda hükümeti, fosil sübvansiyonları için yılda 17,5 milyar avro ödüyor. Bu, iklim krizinin ateşine pahalı petrol atmak demektir.
- Ve tabii ki odadaki fil: Hayvanların endüstriyel çiftçiliği sona ermeli. İklim krizini çözmek için gıda sistemimizde köklü bir değişikliğe ihtiyaç var. Ben de başarılı bir şekilde Hollanda İklim Bakanı'ndan bu konuda bilinçlenmeye daha fazla dikkat etmesini ve insanları hayvansal ürünler yerine bitkisel ürünleri tercih etmeye teşvik etmesini istedim.
Yukarıdaki hedeflere mümkün olan en kısa sürede ulaşmak için mücadele etmeye devam ediyoruz. Aralık ayında Brüksel'de, Hayvanları Koruma Partisi’nin uluslararası kuruluşu olan Hayvan Politikaları Vakfı'nın uluslararası konferansı sırasında dünyanın her yerinden gelen gezegen savunucularıyla birlikte bunu daha ayrıntılı bir şekilde konuşacağım. Birlikte, olumlu değişimi nasıl hızlandırabileceğimize bakacağız. Bu konuda daha fazla bilgi paylaşmaya devam edeceğiz, bu yüzden “Hayvanları Koruna Partisi’nin sosyal medyasını takip etmeye devam edin!
Bir sonraki bloğumda görüşmek dileğiyle.
Christine Teunissen
Hayvanları Koruma Partisi Grup Başkanı